![]() |
|||
|
KAZDAĞLARI-İDA DAĞI
Mitoloji de Tanrıların dağı olarak adlandırılır.İlk güzellik yarışmasına sahne olmuştur.Egenin kuzeyinde Çanakkale ile Balıkesir arasında yer almaktadır.Dünyada havadaki oksijen oranının en yüksek olduğu birkaç yerden biridir.Kazdağları yemyeşil doğası,tarihi kalıntıları,dereleri,şelaleleri,kanyonu ve eteklerindeki turistik sahil beldeleri ile ve konaklamaya imkan sunan köyleriyle görülmeye değer bir yerdir.Ayrıca son yıllarda traking sporunun çok yaygın olduğu bir yerdir.
|
||
---|---|---|---|
![]() |
|||
KAZDAĞLARI-İDA DAĞI Antik çağlarda ki adı “İDA” olan Kazdağları mitolojiye göre üç büyük tanrıça arasında geçen dünyanın ilk güzellik yarışmasının yapıldığı yer olmanın yanı sıra aynı yarışmanın yargıcı ve Troia savaşının çıkmasına neden olan çoban Paris’in büyüdüğü yer olarak bilinir. Paris, Troia Kralı Priamos’la karısı Hakebe’nin en küçük oğludur. Annesi Hakebe, Paris’i doğurmadan önce bir düş görür. Düşünde karnından çıkan bir alev Troia surlarını sarmakta ve alevler tüm kente yayılmaktadır. Falcılar bu düşü yeni doğacak çocuğun kenti yıkıma sürükleyeceği şeklinde yorumlarlar. Bunun üzerine Kral Priamos bebeği İda Dağı’na bırakır. Paris bu dağda ölüme terk edilmiştir. Ancak dişi bir ayı bebeği emzirir, bir süre sonra da bir çoban Paris’i bulur ve büyütür. Paris büyüyüp yakışıklı bir delikanlı olunca bir gün bir düğün davetinde tanrıçalar arasında başlayan güzellik kavgası sonrası baş tanrı Zeus Paris’i hakem tayin eder. Paris, Aphrodit’i en güzel seçer ve altın elma'yı O’na verir. Daha sonra Paris Sparta Kralı Menelos’la evli güzel Helene’yi kaçırır ve böylece on yıl sürecek Troia Savaşı’nın başlamasına neden olur ve falcıların yorumladığı gibi Troia savaşlar sonunda yıkılır.
|
|||
![]() |
|||
YEŞİLYURT KÖYÜ Kazdağlarının,Güney-Batısında yer alan, Yeşilyurt köyü 1355 yılında, Oğuzların Çepni boyu tarafından kurulur, ismi Büyük Çetmi konulur. Yüzlerce yıllık göçebe yaşam tarzından yerleşik hayata geçen köyün ilk kurucuları, evlerini inşa ettirmek için Marmara adası ve çevre yörelerde yaşayan Rum taş ustalarını köye getirirler. Zaman içinde nüfusu artan Rumlar da köye yerleşir ve bir mahalle kurarlar.Ondan sonra yüzlerce yıl, Rumlarla Türkler arasında sevgi, barış ve dostluk içinde bir yaşam sürer |
|||
|